Ramazan ayına girdiğimiz bu günlerde, manevi atmosferin etkisini daha da genişletmek adına Oruç Risalesi diyebileceğimiz, Sezai Karakoç’un “Samanyolunda Ziyafet” kitabını ele almak…

Ramazan ayına girdiğimiz bu günlerde, manevi atmosferin etkisini daha da genişletmek adına Oruç Risalesi diyebileceğimiz, Sezai Karakoç’un “Samanyolunda Ziyafet” kitabını ele almak istedik. Üstat, kitabında orucu öyle bir metafor olarak ele alıyor ki yalnızca farz bir ibadet olarak değil, anlamını düşündüğümüz, hayatımızdaki yansımalarını fark etmeye çalıştığımız bir dünya olarak idrak etmemizi sağlıyor.
“Oruç, insanın her yıl bir ay boyunca katıldığı bir ruh şölenidir.” (S. Karakoç)
Dünya hayatının içinden geçerken günlerin, ayların, yılların nasıl geçtiğini çoğu zaman fark etmiyoruz. "Ne zaman geldik yılın ortasına, ay ne çabuk geçti?" derken buluyoruz kendimizi. Bu döngünün içinde ruh, yaşam sevincini yitiriyor adeta. Anlam arayışımızı bulmak için varoluşsal sancılar çekiyoruz.
Evliliğe Dair
**"Bizim iki yaşında bir kızımız ve üç buçuk yaşlarında bir oğlumuz var. Ben baba olarak çocuklarımın banyolarına yardım…
Evliliğe Dair
Korku, başa gelmesi muhtemel bir şeye karşı duyulan endîşe, umut da elde edilmek istenilen şeye karşı kalben ilgidir. İk…
Evliliğe Dair
Çok eskiden büyük mü büyük bir ormanda bir kaplumbağa yaşarmış. Bu kaplumbağa çok yavaş hareket ettiği için bu durum onu…