Geçen ay Hanımefendi’de, temeli Allah sevgisine değil, karşılıklı çıkar ilişkilerine dayanan ve zamanla hem kadın hem de erkek için azâba dönüşen evlilikleri anlatmaya çalışmıştım.…

Geçen ay Hanımefendi’de, temeli Allah sevgisine değil, karşılıklı çıkar ilişkilerine dayanan ve zamanla hem kadın hem de erkek için azâba dönüşen evlilikleri anlatmaya çalışmıştım. Aynı konuya devâm ediyorum.
Ehl-i dünyâya göre evlilikte çıkarlar, maddiyat ve mal bölüşümü çok önemli. Böyle çıkarlar üzerine kurulan evlilikler yüzünden insanlar mutlu olamıyorlar, rızâsını gözetmedikleri için Allah sıkıntı veriyor, herkesin canı yanıyor. İki taraf da birbirini tahrîb ediyor, acı çekiyor. İslâm’ın, Kur’ân’ın yaşanmaması hayâtın her noktasında sıkıntı, her yanından belâ getiriyor. Ne arkadaşlıklarda ne dostluklarda ne de evliliklerde huzur oluyor.
İnsan Allâh’a yakın olduğu zaman O’nun sıfatları üzerinde tecellî eder. Kadın ya da erkek, eğer eşinde Allâh’ın tecellîsi olan aklı ve güzel ahlâkı görür, rûhu onunla tatmin bulursa, her türlü çileye, her türlü zorluğa göğüs gerer, mutluluğu yaşar. İşte bu gerçek aşktır, Allah aşkının yansımasıdır. Bu aşkı samîmî yaşayan insan, ölümü de acıyı da her şeyi kabûl eder.
Evliliğe Dair
**"Bizim iki yaşında bir kızımız ve üç buçuk yaşlarında bir oğlumuz var. Ben baba olarak çocuklarımın banyolarına yardım…
Evliliğe Dair
Korku, başa gelmesi muhtemel bir şeye karşı duyulan endîşe, umut da elde edilmek istenilen şeye karşı kalben ilgidir. İk…
Evliliğe Dair
Çok eskiden büyük mü büyük bir ormanda bir kaplumbağa yaşarmış. Bu kaplumbağa çok yavaş hareket ettiği için bu durum onu…