Yaşamak nedir? Bu soruyla karşı karşıya kalıyor ya da bu soruyu kendimize sorabiliyor muyuz? Günümüz dünyâsında, düne, bugüne ve belirsiz olan yarına savrulmuş vaziyette yaşıyor, y…

Yaşamak nedir? Bu soruyla karşı karşıya kalıyor ya da bu soruyu kendimize sorabiliyor muyuz? Günümüz dünyâsında, düne, bugüne ve belirsiz olan yarına savrulmuş vaziyette yaşıyor, yaşamaya çalışıyor insanlık. Tüm zamanların en büyük kaybolmuşluğunu yaşıyor insanoğlu. Bencillik ve vahşet içinde, merhamet ve şefkatten uzaklaşmış; âdetâ zulmedenlerin ve zâlimlerin hüküm sürdüğü bir yer hâline geldi dünyâ. Peki ya İslâm âleminin can acıtan bu sessizliği niye? Allah Resûlü'nün (sav) âhir zaman ümmeti olan bir neslin bu kadar gaflet içinde olması, ilim sâhibi âlimlerin susması, adâlet dağıtanların terâzîsinin şaşmaya başlaması; kaybolmuşluğun aslında ne çok derinlere gittiğini göstermektedir. Beş on yıl öncesine kadar çevremizde başlayan yangının alevleri hızla bizim ülkemizin de sınırlarına kadar dayanmış durumdadır. Suriye, Ürdün, Yemen, Irak, Lübnan derken, zâlimlerin ayak bastığı İslâm beldeleri hızla genişlemekle birlikte, Müslümanlara uyguladıkları zulümler artık dayanılmaz hâle gelmiştir.
Zâlim ve azgın güruh öyle arsız öyle vicdansız ki, acımasızca sivillerin yaşadığı yerleşim alanlarını, evlerini, yuvalarını yok ediyorlar. Yaşlıları, kadınları, minicik çocukları ve onlara giden yardım tırlarını vuruyorlar koskocaman İslâm âleminin gözleri önünde. O kadar çok can acıtıcı bir çâresizlik ki bu durum.. Bir avuç bulgura koşan, yere dökülen unları toplamaya çalışan, çürük patateslerden yemeklik ayırmaya çalışan çocukların hâlini niye kimseler görmez? Hani inananlar kardeşti? İki elin parmakları, bir evin duvarları gibiydi inananlar! Bir kenarı göçerse evin her yeri yıkılırdı.
Resûlullah (sav) şöyle buyurdu: “Mü’minin mü’mine karşı durumu, bir parçası diğer parçasını sımsıkı kenetleyip tutan binâlar gibidir.” Hz. Peygamber bunu açıklamak için, iki elinin parmaklarını birbiri arasına geçirerek kenetledi.1
Evliliğe Dair
**"Bizim iki yaşında bir kızımız ve üç buçuk yaşlarında bir oğlumuz var. Ben baba olarak çocuklarımın banyolarına yardım…
Evliliğe Dair
Korku, başa gelmesi muhtemel bir şeye karşı duyulan endîşe, umut da elde edilmek istenilen şeye karşı kalben ilgidir. İk…
Evliliğe Dair
Çok eskiden büyük mü büyük bir ormanda bir kaplumbağa yaşarmış. Bu kaplumbağa çok yavaş hareket ettiği için bu durum onu…